LOZAN ANTLAŞMASININ MADDELERİ – 4
3. GENEL HÜKÜMLER
——————-
MADDE 137
Bagitli Yüksek Taraflar arasında kararlastirilmis aykiri hükümler disinda, 30 Ekim 1918 tarihinden baslayarak, işbu Andlaşmanın yürürlüge girişine kadar, Istanbul’u isgal eden Devletlerin makamlarinca ya da bu makamlarla görüs birligi içinde, kendi uyruklarıyla yabancilarin ya da Türk uyruklarınin mallari, haklari ve çikarlari, ve bu kimselerin Türkiye makamlariyla iliskileri konusunda verilmis kararlar ya da buyruklar [emirler] geçerli sayilacak ve bu kararlarla buyruklar yüzünden, bu Devletlere ya da onlarin makamlarina karsi hiç bir istemde bulunulamayacaktir.
Yukarıda sözü edilen kararlar ve buyruklar yüzünden ugranilan bir zarardan dogan bütün öteki istemler, Hakemlik Karma Mahkemesine sunulacaktir.
MADDE 138
Genel affa iliskin bugünkü tarihli Bildirinin IV ncü ve VI nci paragraflarina halel gelmemek sartiyla, yargi konularinda, 30 Ekim 1918 tarihinden baslayarak işbu Andlaşmanın yürürlüge girişine kadar, Istanbul’u isgal eden Devletlerin yargiçlari, mahkemeleri ya da makamlarinca oldugu gibi, 8 Aralik 1912 tarihinde kurulmus geçici Yargi [Adalet] Karma Komisyonunca da Türkiye’de verilmis olan kararlar ve buyruklar, uygulama tedbirleriyle birlikte, geçerli sayilacaktir.
Bununla birlikte, bir askeri mahkeme ya da bir kolluk [polis] mahkemesince, hukuk islerinde, verilmis bir hüküm yüzünden, bir özel kisinin, baskasinin yararina ugramis oldugu bir zararin onarilmasi için bir istemde bulunmasi durumunda, işbu istem Hakemlik Karma Mahkemesine götürülecek ve bu Mahkeme, gerekli görürse, bir zarar-giderimde [tazminatta] bulunulmasini, üstelik, oldugu gibi eski duruma getirmeyi restitution) zorunlu kilabilecektir.
MADDE 139
Sivil [mülki], yargisal ya da mali yönetim kurumlariyla vakiflarin yönetimine iliskin olup da, yalniz Osmanli Imparatorlugundan ayrilan bir ülkenin Hükümetini ilgilendiren ve Türkiye’de bulunan arsivler, kütükler, planlar ve her türlü belgelerde, Osmanli Imparatorlugundan ayrilan bir toprakta bulunup, yalniz Türk Hükümetini ilgilendiren bu çesit belgeler, karşılıkli olarak, her iki tarafça birbirine verilecektir.
Yukarıda belirtilen arsivleri, kütükleri, planlari, senetleri ve öteki belgeleri elinde bulunduran Hükümet de kendisini bu belgelerle ilgili saymaktaysa, bu belgeler, istek üzerinde, ilgili Hükümete bunlarin fotografilerini ya da onaylanmis örneklerini [kopyalarin] vermek sartiyla, o Hükümetçe saklanabilecektir.
Gerek Türkiye’den gerekse ayrilmis topraklardan alinmis arsivler, kütükler, planlar, senetler ve öteki belgeler, yahniz alinmis olduklari ülkeyi ilgilendirmekteyseler, bunlarin asillari, karşılıkli olarak geri verilecektir.
Bu islemlerin gerektirecegi giderler, belgeleri isteyen Hükümetçe karsilanacaktir.
Yukarıdaki hükümler, eski Osmanli Imparatorluguna ait olup da 1912 yilindan önce Yunanistan’a geçirilmis bulunan ilçelerdeki [kazalardaki, districts] mallara ya da vakiflara iliskin kütüklere de ayni sartlar içinde uygulanacaktir.
MADDE 140
Türkiye ile öteki bagitli Devletler arasında, savas sirasinda ve karşılıkli olarak, 30 Ekim 1918 tarihinden önce elde edilmis bütün deniz genimetleri [ganaim-i bahriye, prises martimes] hiç bir isteme yol açmayacaktir. Istanbul’u isgal eden Devletlerce, bu tarihten sonra, silah-birakisiminin [mütarekenin] bozulmasi yüzünden, yapilmis olan elkoymalar [zaptlar, prises] konusunda da ayni hüküm uygulanacaktir.
Surasi kararlastirilmistir ki, Istanbul’u isgal eden Devletlerin Hükümetleri ve uyruklarınca ya da Türk Hükümeti ve Türk uyruklarınca, bu Hükümetlerin, 29 Ekim 1914 tarihinden 1 Ocak 1923 tarihine kadar, kendi lamanlarina ya da isgal ettikleri limanlarda kullanmis bulunduklari her çesit küçük tonajli deniz tasitina, yatlara (yachts) ve mavnalara iliskin olarak, hiç bir istem öne sürülemeyecektir. Bununla birlikte, işbu hüküm, genel affa iliskin olarak bugünkü tarihle imzalanan Bildirinin VI nci paragrafi hükmüne halel vermeyecegi gibi, 29 Ekim 1914 tarihinden önceki haklara dayanarak, özel kisilerce baska özel kisilere karsi öne sürülebilecek istemlere de halel getirmeyecektir.
30 Ekim 1918 den sonra elkonulmus [zaptedilmis] Türk ve Yunan gemileri, her iki Hükümetçe, karşılıkli olarak geri verilecektir.
MADDE 141
İşbu Andlaşmanın 25 nci Maddesinin ve 28 Haziran 1919 tarihli Versailles Andlaşmasınin 155 nci, 150 nci ve 440 nci maddeleri ile III ncü Ek’inin VIII nci Bölümünün (Onarimlar) uygulanmasiyla, savas sirasinda Alman Hükümeti ya da Alman uyruklarınca Osmanli Hükümetine ya da Osmanli uyruklarına, simdi bu gemileri elinde bulunduran Müttefik Hükümetlerin rizasi olmaksizin geçirilmis [transfer edilmis] bulunan bütün Alman gemilerine iliskin olarak, alman Hükümetine ya da Alman uyruklarına karsi kendilerine düsebilecek her yükümden Türk Hükümetinin ve Türk uyruklarınin kurtulmus (libérés) sayildiklari bildirilir.
Türkiye ile, Türkiye’nin yaninda savasmis öteki Devletlerin iliskilerinde de, gerekirse, bi hüküm uygulanacaktir.
MADDE 142
Yunan ve Türk halklarinin mübadelesine iliskin olarak, Yunanistan ile Türkiye arasında 30 Ocak 1923 de yapilmis olan özel Sözlesme, söz konusu iki Yüksek Taraf arasında, işbu Andlaşmanın içindeymi gibi, ayni güç ve degerde olacaktir.
MADDE 143
İŞBU ANDLASMA, mümkün olan en kisa süre içinde onaylanacaktir.
Onama belgeleri Paris’te sunulacaktir.
Japon Hükümeti, onamanin yapilmis oldugunu, Paris’teki diplomatik temsilcisi araciligiyla, Fransa Cumhuriyeti Hükümetine bildirmege yetkili olacak ve bu durumda, Japo Hükümeti onama belgesini mümkün olan en kisa süre içinde gönderecektir.
Imzaci Devletlerden her biri, İşbu Andlaşmayla birlikte, imzalamis olduklari ve Lausanne Konferansinin Son [Nihai] Senedinde belirtilen Senetler -bunlar onama gerektirmekteyseler- tek ve ayni belge ile onaylayacaktir.
Bir yandan Türkiye, ve öte yandan Ingiliz Imparatorlugu, Fransa, Italya ve Japonya, ya da bunlarin arasında üçü, onama belgelerini sunduklari zaman, bir ilk sunus tutanagi (procès-verbal de dépot) düzenlenecektir.
Bu ilk tutanagin tarihinden baslayarak, Andlaşma, onu böylece onaylamis olan Bagitli Yüksek Taraflar arasında yürürlüge girecektir. Bundan sonra, öteki Devletler için, onama belgelerinin sunulusu tarihinde yürürlüge girecektir.
Fransiz Hükümeti, onama belgelerinin sunus tutanaklarinin dogrulugu onaylamis birer örnegini bütün Imzaci Devletlere teslim edecektir.
BU HÜKÜMLERE OLAN INANÇLA, adlari asagida belirtilen Tamyetkili Temsilciler, işbu Andlaşmayı imzalamislardir.
LAUSANNE’de, yirmi dört Temmuz bin dokuz yüz yirmi üç tarihinde, yalniz bir nüsha olarak düzenlenmistir; bu nüsha Fransa Cumhuriyeti Hükümetinin arsivlerine konulacak ve bu Hükümet, Imzaci Devletlerden her birine, bunun, dogrulugu onaylanmis birer örnegini verecektir.
(L.S.) Horace RUMBOLD
(L.S.) PELLE
(L.S.) GARRONI
(L.S.) G.C. MONTAGNA
(L.S.) K. OTCHIAI
(L.S.) E.K. VÉNISÉLOS
(L.S.) D. CACLAMANOS
(L.S.) Const. DIAMANDY
(L.S.) Const. CONTZESCO
(L.S.) M. ISMET
(L.S.) Dr.RIZA NUR
(L.S.) HASAN
II. BOGAZLAR REJIMINE ILISKIN
SÖZLESME
24 TEMMUZ 1923 TARIHINDE IMZALANMISTIR.
——————
INGILIZ IMPARATORLUGU, FRANSA, ITALYA, JAPONYA, BULGARISTAN, YUNANISTAN, RUSYA, SIRP-HIRVAT-SLOVEN DEVLETI VE TÜRKIYE,
Bugünkü tarihli Barış Andlaşmasınin 23 ncü Maddesiyle benimsenen ilke uyarinca, Bogazlar’da bütün uluslarin gemileri için Akdeniz’le Karadeniz arasında geçis ve gidis-gelis serbestligini saglamak kaygisiyla,
Ve bu serbestligi sürdürmenin genel Barış ve dünya ticareti için gerekli oldugunu göz önünde tutarak,
Bu amaçla bir Sözlesme yapmagi kararlastirmislar ve Tamyetkili Temsilcilerini asagida belirtildigi üzere atmislardir:
MAJESTE BÜYÜK-BRITANYA VE IRLANDA BIRLESIK-KRALLIGI VE DENIZLER ÖTESI INGILIZ ÜLKELERI KRALI, HINDISTAN IMPARATORU:
Çok Sayin Sir Horace George Mantagu RUMBOLD, Baronet, G.C.M.G., Istanbul’da Yüksek-Komiser;
FRANSA CUMHURBASKANI:
Korgeneral Sayin Maurice PELLÉ, Fransa Büyükelçisi, Cumhuriyet’in Dogu’da Yüksek-Komiseri, Légion d’Honneur ulusal Nisaninin Grand Officier rütbesi;
MAJESTE ITALYA KRALI:
Sayin Marki Camille GARRONI, Krallik Senatörü, Italya Büyükelçisi, Istanbul’da Yüksek-Komiser, Saints Maurice el Lazare Nisanlariyla Couranne d’Italie Nisaninin Grand-Croix rütbesi;
M.Jules César MANTAGNA, Atina’da Olaganüstü Temsilci ve Tamyetkili Ortaelçi, Saints Maurice et Lazare Nisanlarinin Commandeur rütbesi, Couronne d’Italie Nisaninin Grand Officier rütbesi;
MAJESTE JAPONYA IMPARATORU:
M. Kentaro OTCHIAI, Jusammi, Soleil Levant Nisaninin Birinci Sinif rütbesi, Roma’da Olaganüstü ve Tamyetkili Büyükelçi;
MAJESTE BULGARLAR KRALI:
M.Bogdan MORPHOFF, Demiryollari, Posta ve Telgraf Isleri eski Bakani;
M.Dimitri STANCIOFF, Hukuk Doktoru, Londra’da Olaganüstü Temsilci ve Tamyetkili Ortaelçi, Saint-Alexandre Nisaninin Grand-Croix rütbesi;
MAJESTE YUNANLILAR KRALI:
M.Eleftherios K.VÉNISÉLOS, eski Basbakan, Sauveur Nisaninin Grand-Croix rütbeki;
M.Démètre CACLAMANOS, Londra’ta Tamyetkili Ortaelçi, Sauveur Nisaninin Commandeur rütbesi;
MAJESTE ROMANYA KRALI:
M.Constantin I.DIAMANDY, Tamyetkili Ortaelçi;
M.Constantin CONTZESCO, Tamyetkili Ortaelçi;
RUSYA:
M.Nicholas Ivanovitch IORDANSKY;
MAJESTE SIRPLAR, HIRVATLAR VE SLOVENLER KRALI:
M.Dr.Miloutine YOVANOVITCH, Bern’de Olaganüstü Temsilci ve Tamyetkili Ortaelçi;
TÜRKIYE BÜYÜK MILLET MECLISI HÜKÜMETI:
ISMET Pasa, Disisleri Bakani, Edirne Milletvekili;
Dr.RIZA NUR Bey, Saglik Isleri ve Sosyal Yardim Bakani, Sinop Milletvekili;
HASAN Bey, eski Bakan, Trabzon Milletvekili,
BU TEMSILCILER, yetki belgelerini gösterdikten ve bunlar usulüne uygun ve geçerli kabul edildikten sonra, asagidaki hükümler üzerinde anlasmaya varmislardir:
MADDE 1
Bagitli Yüksek Taraflar, asagida, “Boğazlar” (“Détroits”) genel teriminin kapsamina giren Çanakkale Boğazı’nda, Marmara Denizi’nde ve Karadeniz Boğazı’nda, denizden ve havadan geçis ve gidis-gelis serbestligi ilkesini kabul ve ilan etmekte görüs birligine varmislardir.
MADDE 2
Boğazlar’dan Barış zamaninda ve savas zamaninda, ticaret gemileriyle ticaret uçaklarinin ve savas gemileriyle savas uçaklarinin geçisi ve gidis-gelisi, bundan böyle asagidaki Ek’in hükümleri uyarinca düzenlenmistir.
EK
BOGAZLAR’DAN TICARET GEMILERI VE UÇAKLARIYLA, SAVAS
GEMILERI VE UÇAKLARININ GEÇİŞİNE İLİŞKİN
KURALLAR
—————-
1.
Hastane gemilerini, gezinti gemilerini ve balıkçı gemileriyle askeri olmayan uçakları da kapsamak üzere, ticaret gemileri.
a) Barış Zamanında:
Bayrak ve yük ne olursa olsun, uluslararası saglık hükümleri saklı kalmak üzere hiç bir islem olmaksızın, kılavuz, fener, römorkör ya da dogrudan dogruya yapılan aynı nitelikte baska hizmetlere karşılık olanlar dısında, hiç bir vergi [resim] ya da harç alınmaksızın, üstelik Türk Hükümetince ayrıcalıklar tanınmıs [imtiyaz verilmis] kurumların ve isletmelerin bu konuda yararlandıkları haklara zarar gelmemek sartıyla, gündüz ve gece, gemilerin gidis-gelis ve geçisleri bakımından tam serbestlik.
Bu mali yükümlerin [rüsumun, droits] alınmasını kolaylastırmak için, Boğazlar’dan geçen ticaret gemileri, Türk Hükümetince gösterilecek yerlere adlarinı, uyruklarını, tonajlarını ve gittikleri yeri bildireceklerdir.
Kılavuz almak istege baglıdır.
b) Savas zamanında Türkiye tarafsız kalırsa:
Yukarıda belirtilen aynı sartlar içinde, gündüz ve gece, gidis-gelis ve geçis bakımından tam serbestlik. Tarafsız bir Devlet sıfatıyla Türkiye’nin sahip oldugu haklar ve yükümlü bulundugu ödevler, suları ve havası Türkiye’nin tarafsiz oldugu bir savas süresince barış zamanında oldugu gibi tam serbektlik içinde kalmasi gereken Boğazlar’da gidis-gelisi engelleyecek herhangi bir tedbir almasına Türkiye’yi yetkili kılmıs olmayacaktır.
Kılavuz almak istege baglıdır.
c) Savas zamanında, Türkiye savasan bir Devletse:
Tarafsız gemiler ve askeri olmayan tarafsız uçaklar için, bunlar özellikle düsmana savas kaçagı, düsman birlikleri ya da düsman uyrukları tasıyarak yardım etmiyorlarsa, gidis-gelis serbestligi. Türkiye’nin bu gemileri ve uçaklari denetleme ve arama hakkı bulunacak ve bunun için, söz konusu uçaklar, Türkiye’nin bu amaçla gösterecegi ve hazırlayacagı bölgelerde karaya ya da denize inmele yükümlü bulunacaktır. Düsman gemilerine karsı Devletler hukukunun kabul ettigi tedbirleri uygulama bakımından, Türkiye’nin sahip oldugu haklar oldugu gibi kalmaktadır.
Türkiye, düsman gemilerinin Boğazlar’ı kullanmalarını önlemek için gerekli görecegi her türlü tedbirleri almaga yetkili olacaktır. Bununla birlikte, bu tedbirler, tarafsız gemilerin serbestçe geçisini önleyecek nitelikte olmayacaktır; Türkiye, bu amaçla, söz konusu gemilere gerekli yönergeler [talimat] ve kılavuzlak saglamagı yükümlenir.
2.
Yardımcı gemileri, asker tasıt gemilerini, uçak gemilerini, uçak gemilerini ve askeri uçakları da kapsamak üzere, savas gemileri.
a) Barış zamanında:
Bayrak ne olursa olsun, hiç bir islem, herhangi bir resim ya da harç olmaksızın, fakat kuvvetlerin toplamına iliskin olarak asagıdaki kısıtlamalar içinde, gece ve gündüz, tam geçis serbestligi.
Bir Devletin Karadeniz’e gitmek üzere Boğazlar’dan geçirebilecegi en büyük kuvvet, Karadeniz’de kıyısı olan Devletlerden en kuvvetli donanması olan Devletin, geçis sırasında Karadeniz’de bulunan donanmasından daha büyük olmayacaktır; bununla birlikte, Devletler, Karadeniz’e her zaman ve her durumda, her biri 10,000 tonu geçmeyen üç gemiyi asmayacak bir deniz kuvveti göndermek hakkını saklı tutmaktadırlar.
Boğazlar’dan geçen gemilerin sayısı yüzünden Türkiye’ye hiç bir sekilde bir sorumluluk düsmeyecektir.
Bu kuralın uygulanması olanagını saglamak için, 10 ncu Maddede öngörülen Boğazlar Komisyonu, Karadeniz’de kıyısı olan her Devletten, her yıl 1 Ocak ve 1 Temmuz tarihlerinde, Karadeniz’deki zırhlılarının (cuirassés), savas kruvazörlerinin (croiseurs de bataille), uçak gemilerinin (batiments porte-avions), kruvazörlerinin (croiseurs), muhriplerinin (destroyers), denazaltılarının ve baska her tip gemilerle deniz uçaklarının sayısını bildirmesini ve, bu bildiride bulunurken de, hizmette olan gemileri, mevcudu indirilmis, yedekte tutulan, onarım ve degisiklik görmekte bulunan gemileri, ayrı ayrı göstermesini isteyecektir.
Boğazlar Komisyonu, bu bildirileri aldıktan sonra, ilgili Devletlere, Karadeniz’de en kuvvetli donanmanın kapsadıgı zırhlıların, savas kruvazörlerinin, uçak gemilerinin, muhriplerin, kruvazörlerin, denizaltıların ve uçaklarla -varsa- baska her tip gemilerin sayısını bildirecektir; ayrıca, bu donanmaya baglı bir geminin Karadeniz’e girişi ya da oradan çıkısı yüzünden dogan degısiklikler de, hemen, ilgili Devletlerin bilgisine sunulacaktır.
Boğazlar’dan Karadeniz’e gitmek üzere geçirilecek bir deniz kuvvetinin hesaplanmasında yalnız hızmette olan savas gemileri göz önünde tutulacaktır.
b) Savas zamanında Türkiye tarafsızsa:
Bayrak ne olursa olsun, hiç bir islem, resim ya da harç olmaksızın, 2 nci paragrafın (a) fıkrasında öngörülen aynı kısıtlamalar içinde, gündüz ve gece, tam geçis serbestligi.
Bununla birlikte, bu kısıtlamalar, savasan [muharip] bir Devletin, Karadeniz’de savasanlık [muhariplik] haklarına zarar verecek sekilde uygulanmayacaktır.
Tarafsız bir Devlet sıfatıyla Türkiye’nin hakları ve ödevleri, Türkiye’nin tarafsız oldugu bir savas süresince suları ve havası Barış zamanında oldugu gibi tam bir serbestlik içinde kalması gereken Boğazlar’da gidis-gelisi engelleyebilecek herhangi bir tedbir alınmasına Türkiye’yi yetkili kılmıs olmayacaktır.
Savasan Devletlerin savas gemilerinin ve askeri uçaklarının, Boğazlar bölgesinde herhangi bir yakalamaya [capture] kalkısmaları, denetim ve arama hakkını kullanmaları ve düsmanca herhangi bir davranısta bulunmaları yasak olacaktır.
Savas gemilerine, yiyecek almak ve onarımda bulunmak konularında, Deniz Savasında Tarafsızlıga Iliskin 1907 XIII ncü La Haye Sözlesmesi hükümleri uygulanacaktır.
Uçaklar için tarafsızlık kurallarına iliskin kuralları saptayacak uluslararası bir Sözlesme yapılıncaya kadar, askeri uçaklara, Boğazlar’da, XIII ncü La Haye Sözlesmesinin savas gemilerine tanıdıgı islemlere benzer islemde bulunulacaktır.
c) Savas zamanında, Türkiye savasan bir Devletse:
Tarafsız savas gemileri için hiç bir islem, resim ya da harç olmaksızın, 2 nci paragrafın (a) fıkrasında öngörülen aynı kısıtlamalar içinde, tam geçis serbestligi
Düsman gemileriyle uçaklarının Boğazlar’dan yararlanmalarını önlemek üzere, Türkiye’ce alınacak tedbirler, tarafsız gemilerle uçakların geçis serbestligine zarar vermeyecek nitelikte olacaktır; Türkiye, bu amaçla, sözü geçen gemilere gerekli yönergeleri ve kılavuzlar saglamagı yükümlenir.
Tarafsız askeri uçaklar, Boğazlar’dan, karsılasabilecekleri tehlikeli kendileri göze alarak, geçebileceklerdir; bunlara, nitelikleri anlasılmak üzere, denetleme hakkı (le droit d’enquête) uygulanacaktır. Bunun için, sözü geçen uçaklar, Türkiye’nin bu amaçla gösterecegı ve hazırlayacagı bölgelerde karaya ya da denize inmekle yükümlü bulunacaklardır.
3.
a) Türkiye ile barış durumunda bulunan Devletlerin denizaltıları Boğazlar’dan ancak su yüzünden geçeceklerdir.
b) Gerek Akdeniz’den gerek Karadeniz’den gelen yabancı bir deniz kuvvetinin komutanı, komutası altında bulunup Boğazlar’a girecek gemilerin sayısını ve adlarını, durmak zorunda olmaksızın, Çanakkale Boğazı’nın ya da Karadeniz Boğazı’nın agzında bir isaret istasyonuna (station de signaux) bildirecektir.
Türkiye, bu isaret istasyonlarını bildirecektir; bu bildiride bulununcaya kadar, yabancı savas gemileri için Boğazlar’dan geçis serbestligi gene yürürlükte olacak ve bunların Boğazlar’a girisleri bu yüzden gecikmeye ugratılmayacaktır.
c) Askeri uçaklarla askeri-olmayan uçaklar için işbu kurallarla öngörülen sartlar içinde, Boğazlar üzerinden uçus izni, söz konusu uçaklar bakımından sunları da kapsamaktadır:
1. Boğazlar’ın dar geçitleri üzerinde onbeş kilometreye kadar bir toprak seridi üstünde uçus serbestligi:
2. Zorunlu inis halinde, Türkiye’nin kıyılarına ya da karasularına inme serbestligi.
4.
Savas gemilerinin geçis sürelerinin sınırlandırılması
Boğazlar’dan transit olarak geçes savas gemileri, hasar ya da deniz rizikosu (avaries ou fortune de mer) durumları dısında, geceleyın demırlemeyı ve gemı güvenlıgını saglamak ıçın gereklı süreyı de kapsamak üzere, hıç bır vakıt, geçıslerı ıçın gereklı olan zamandan daha uzun bır süre Boğazlar’da duramayacaklardır.
5.
Boğazlar ve Karadeniz Limanlarında durmak
a. İşbu Ek’in 1 nci, 2 nci ve 3 ncü paragrafları, gemilerin, savas gemilerinin ve uçakların, Boğazlar boyunca Boğazlar’ın üstünden geçisine uygulanır ve Türkiye’nin, limanlarını ve hava alanlarını aynı zamanda ziyaret edebilecek bir Devletin savas gemileriyle askeri uçaklarının sayısına ve bunların kalıs sürelerine iliskin olarak, gerekli görecegi kuralları koyma hakkına halel vermez.
b. Karadeniz’de kıyısı olan Devletlere de, kendi limanlarına ve hava alanlarına iliskin olarak, aynı haklar taninacaktir.
c. Tuna Avrupa Komisyonunda temsil edilmekte olan Devletler, bu nehrin agızlarında ve Kalas(a )Galatz) kadar, stationnaires olarak bulundurmakta oldukları hafif [savas] gemileri, 2 nci paragrafta öngörülen gemilere eklenecek ve gerektigi zaman bu gemiler baskaları ile degistirilebilecektir.
6.
Saglık bakamından korunmaya iliskin üzel hükümler
Içlerinde veba, kolera ya da tifüs olayları olan, ya da yedi günden beri böyle olaylar çıkmıs bulunan savas gemileriyle, bulasık bir limandan, beş kez yirmi dört saatten az bir süre içinde ayrılmıs bulunan gemiler Boğazlar’dan karantinalı geçecekler ve Boğazlar’ı bulastırmak olanagını kesin olarak ortadan kaldırmak üzere gerekli bütün koruma tedbirlerini, gemide bulunan bütün olanakları kullanarak almak zorunda olacaklardır.
Içlerinde bir hekim bulunan ve Boğazlar’dan durmaksızın ya da yük bosaltmaksızın dogrudan dogruya geçen ticaret gemileri de böyle davranacaklardır.
İçlerinde hekim bulunmayan ticaret gemileri, Boğazlar’a girmezden önce -Boğazlar’da durmayacak olsalar bile- uluslararası saglık hükümlerinin gereklerini yerine getirmek zorunda olacaklardır.
Boğazlar’da bir limana ugrayan savas gemileriyle ticaret gemileri, bu limanda uygulanabilir uluslararası saglık hükümlerine baglı olacaklardır.
MADDE 3
Boğazlar’da geçisi ve gidis-gelisi her türlü engelden serbest tutmak için, 4 ncü Maddeden 9 ncu Maddeye kadar olan Maddelerde belirtilen tedbirler, Boğazlar’ın sularına, kıyılarına, Boğazlar’da bulunan ya da Boğazlar’a yakın adalara da uygulanacaktır.
MADDE 4
Asagıda gösterilen bölgeler ve adalar askerlikten arındırılacaktır:
1. Çanakkale Boğazı ile Karadeniz Boğazı’nın, asagıdaki gibi sınırlandırılmıs bölgeleri boyunca iki kıyısı (ekli haritaya bakınız):
Çanakkale Boğazı: Kuzey-Batı’da, Gelibolu Yarımadası ve Saros (Xéros) Körfezi’nde Bakla Burnu’nun Kuzey-Dogusunda 4 kilometre uzaklıkta bulunan bir noktadan baslayarak, Marmara Denizi üzerindeki Kumbagı’nda sona eren ve Kavak’ın (bu yer dısarıda kalmaktadır) Güneyinden geçen bir çizginin Güney-Dogusundaki bölge;
Karadeniz Boğazı (Istanbul’a iliskin özel rejim saklı kalmak üzere, Madde 8): Dogu’da, Karadeniz Boğazı’nın Dogu kıyısından 15 kilometre uzaklıkta çizilmis bir çizgiye kadar uzanan bölge:
Batı’da, Karadeniz Boğazı’nın Batı kıyısından 15 kılometre uzaklıkta çizilmis bir çizgiye kadar uzanan bölge.
2. Emir-Ali Adası dısarıda kalmak üzere, bütün Marmara Denizi adaları.
3. Ege Denizi’nde, Semadirek (Semendirek, Samothrace), Limni (Lemnos), Imroz (Imbros), Bozcaada (Tenedos), ve Tavsan adaları (Iles aux Lapins).
MADDE 5
Fransa, Ingiltere, Italya ve Türkiye Hükümetlerinden her birince birer üyesi atanacak, dört üyeli bir Komisyon, 4 ncü Maddenin 1 nci fıkrasında öngörülen bölgelerin sınırlarını yerınde saptamak üzere, işbu Sözleşmenın yürürlüğe giriş tarihinden 15 gün sonra toplanacaktır.
Komisyonda temsilcileri bulunan Hükümetlerden her biri, kendi temsilcilerinin hakkı olan ödeneklerini kendisi verecektir.
Komisyon islemesinin gerekli kılacagı genel harcamalar, temsil edilen Devletler arasında esit olarak paylasılacaktır.
MADDE 6
Istanbul’a iliskin olarak 8 nci Maddedeki hükümler saklı kalmak üzere, askerlikten arındırılacak bölgelerde ve adalarda, hiç bir istihkam, yere baglı [sabit] topçu tesisleri, ısıldak tesisleri, denizaltı isleyen araçlar, hiç bir askeri havacılık tesisi ve hiç bir deniz üssü bulunmayacaktır.
Buralarda asayisin korunması için gerekli bulunan ve silahları, her türlü topçuluk dısarıda kalmak üzere, tüfek, rövolver, kılıç ve her 100 kisiye dört hafif makineli tüfekten olusacak, polis ve jandarma kuvvetlerinden baska hiç bir silahlı kuvvet bulunmayacaktır.
Askerlikten arındırılmıs bölgelerin ve adaların karasularında, denizaltı gemisinden baska, deniz altında isleyen hiç bir araç bulunmayacaktır.
Yukarıdaki hükümlere halel gelmeksizin, Türkiye, Türk ülkesinin askerlikten arındırılmıs bölgelerinden ve adalarından ve Türk donanmasının demirleme hakkı olan bu yerlerin karasularından silahli kuvvet geçirmek hakkını elinde tutacaktır.
p>Bundan baska, Türk Hükümetinin, Boğazlar’da uçaklar ve balonlarla, denizin yüzünü ve dibini gözetlemeye hakkı olacaktır. Türk uçakları, Boğazlar’ın suları ve Türk ülkesinin askerlikten arındırılmıs bölgeleri üzerinde, her zaman, uçabilecekler ve buraların her yerine, karaya ve denize, serbestçe inebileceklerdir.
Türkiye ve Yunanistan, askerlikten arındırılmıs bölgelerde ve bunların karasularında, silah altına alınacakların egitimi için, bu bölgeler dısından gerekecek personeli getirip götürmege de yetkili olacaklardır.
Türkiye ve Yunanistan, kendi ülkelerinin askerlikten arındırılmıs bölgelerinde, her türlü telgraf, telefon ve optik araçlarla gözetleme ve haberlesme sistemi kurmaga yetkili olacaklardır. yunanistan, askerlikten arındırılmıs Yunan adalarının karasularından donanmasını geçirebilecek, fakat bu suları Türkiye’ye karsı hareket üssü olarak, ya da bu amaçla, kara ya da deniz kuvvetleri yıgmak için kullanmayacaktır.
MADDE 7
Marmara Denizi sularına, denizaltı gemileri dışında, deniz altında işleyen hiç bir araç konulmayacaktır.
Türk Hükümeti, Marmara Denizi’nin Avrupa [Rumeli] kıyıları bölgesine, ya da Karadeniz Boğazı’nin askerlikten arındırılmış bölgesinin Doğusunda Darıca’ya kadar Anadolu kıyıları bölgesine, Boğazlar’dan geçise engel olabilecek nitelikte yere bağlı [sabit] hiç bir top bataryası ya da torpil atıcı yerleştiremeyecektir.
MADDE 8
İstanbul (Stamboul), Beyoğlu, Galata, Adalar ve bitişik dolaylarını kapsamak üzere İstanbul (Constantinople) ile çevresinde, başkentin ihtiyaçlarını karşılamak üzere en çok 12.000 kişilik bir garnizon bulunabilecektir. İstanbul’da bir tersane ile bir deniz üssü bulundurulabilecektir.
MADDE 9
Savaş çıktığı zaman, Türkiye ya da Yunanistan, savaşan Devlet haklarını kullanarak, yukarıda öngörülen askerlikten arındırma durumunda degisiklik yapacak olurlarsa, barışla birlikte, işbu Sözlesmede öngörülen rejimi yeniden yürürlüge koymakla yükümlü olacaklardır.
MADDE 10
Istanbul’da, 12 nci Maddede belirtildigi üzere, bir Uluslararası Komisyon kurulacak ve bu Komisyon “Boğazlar Komisyonu” (Commission des Détroits) adını alacaktır.
MADDE 11
Komisyon, yetkilerini, Boğazlar’ın suları üzerinde kullanacaktır.
MADDE 12
Komisyon, bir Türk temsilcisinin baskanlıgı altında, işbu Sözlesmenin imzacı Devletlerin olmaları bakımından, Fransa, Ingiltere, Italya, Japonya, Bulgaristan, Yunanistan, Romanya, Rusya ve Sırp-Hırvat-Sloven Devleti temsilcilerinden kurulu olacaktır.
Amerika Birlesik Devletleri bu Sözlesmeye katılırsa, Komisyonda bir temsilci bulundurmaya hakkı olacaktır.
Aynı hak, işbu Maddenin 1 nci fıkrasında adları geçmeyen Karadeniz’e kıyıdas öteki bagımsız Devletler için de, aynı sartlar içinde, saklı tutulacaktır.
MADDE 13
Komisyonda temsilci bulunduran Hükümetler, kendi temsilcilerinin hakkı olabilecek ödenekleri kendileri vereceklerdir. Komisyonun her çesit ek harcamaları, Milletler Cemiyetinin giderlerini bölüsmek üzere saptanmıs oranlar içinde, sözü geçen Hükümetler arasında paylasılacaktır.
MADDE 14
Komisyon, 2 nci Maddeye baglı Ek’in 2 nci, 3 ncü ve 4 ncü paragrafları konusu olan, savas gemilerinin ve askeri uçakların geçisine iliskin hükümlerin geregi gibi göz önünde tutulup tutulmadıgına bakmakla görevli olacaktır.
MADDE 15
Boğazlar Komisyonu, görevini, Milletler Cemiyetinin koruyuculugu altında yapacak ve bu Cemiyet her yıl çalısmalarını gösteren bir rapor verecek, ayrıca, ticaret bakımından ve gemilerin gidis-gelisine iliskin bütün bilgileri sunacaktır. Komisyon, bu amaçla, Boğazlar’da gemilerin gidis-gelisi sorunuyla ugrasan Türk Hükümeti servisleriyle iliski kuracaktır.
MADDE 16
Komisyon, görevinin yerine getirilmesi için gereken yönetmelikleri yapmaya yetkili olacaktır.
MADDE 17
İşbu Sözlesmenin hükümleri, Türkiye’nin, Türk sularında donanmasını serbestçe dolastırma hakkına halel vermeyecektir.
MADDE 18
Boğazlar’ın ve Boğazlar’a komsu bölgelerin askerlikten arındırılmasının, Türkiye için, askerlik açısından haklı gösterilmez bir tehlike yaratmamasını ve savas eylemlerinin Boğazlar’ın serbestligini, ya da askerlikten arındırılmıs bölgelerin güvenlik ve asayisini tehlikeye düsürmemesini isteyen Bagıtlı Yüksek Taraflar, asagıda hükümler üzerinde anlasmaya varmıslardır:
Geçis serbestligine iliskin hükümlere bir aykırılık islenirse, ya da beklenmez bir saldırı ve savas eylemleri yüzünden, gemilerin Boğazlar’da gidis-gelis serbestligi ya da askerlikten arındırılmıs bölgelerin güvenligi tehlikeye düsecek olursa, Bagıtlı Yüksek Taraflar ve her halde Fransa, Ingiltere, Italya ve Japonya, bu konuda Milletler Cemiyetinin kararlaştıacağı bütün tedbirlere basvurarak, bu eylemleri elbirligiyle önleyeceklerdir.
Yukarıdaki fıkrada öngörülen davranısı gerektiren eylemler sona erer ermez, Boğazlar statüsü, işbu Sözlesme hükümleriyle düzenlendigi üzere, yeniden kesinlikle uygulanacaktır.
Boğazlar’ın askerlikten arındırılmasına ve serbestligine iliskin hükümlerin tamamlayıcı bir parçası olan işbu hüküm, Bagıtlı Yüksek Tarafların, Milletler Cemiyeti Misakı uyarınca söz konusu olabilecek haklarına ve yükümlerine halel vermez.
MADDE 19
Bagıtlı Yüksek Taraflar, işbu Sözlesmeyi imzalamamıs Devletlerin Sözlesmeye katılmalarını saglamak için bütün çabalarını göstereceklerdir.
Bu katılma, diplomasi yoluyla, Fransa Cumhuriyeti Hükümetine bildirilecek ve bu Hükümet de, bunu, imzacı ya da katılmıs bütün Devletlere bildirecektir. Katılma, Fransız Hükümetince yapılacak bildirme tarihinden baslayarak geçerli olacaktır.
MADDE 20
İşbu Sözlesme onaylanacaktır.
Onama belgeleri mümkün olan en kısa süre içinde Paris’de sunulacaktır.
İşbu Sözlesme, Barış Andlaşmasının imzacılarından olmayan ve bu ana kadar işbu Sözlesmeyi henüz onaylamamıs bulunan Devletler için, bugünkü tarihli Barış Andlaşmasıyla aynı sartlar içinde yürürlüge girecektir; işbu Sözlesme, bu Devletler, Fransa Cumhuriyeti Hükümetince öteki bagıtlı Devletlere bildirilecek olan onama belgelerini sundukça, [onlar bakımından da] yürürlüge girecektir.
BU HÜKÜMETLERE OLAN INANÇLA, yukarıda adları yazılı Tamyetkili Temsilciler, işbu Sözlesmeyi imzalamıslardır.
LAUSANNE’da, 24 Temmuz 1923 tarihinde, yalnız bir nusha olarak düzenlenmistir. Bu nusha, Fransa Cumhuriyeti Hükümetinin Arsivlerine konulacak ve bu Hükümet, Imzacı Devletlerden her birine, bunun dogrulugu onaylanmıs birer örnegini verecektir.
(L.S.) Horace RUMBOLD
(L.S.) PELLÉ
(L.S.) GARRONI
(L.S.) G.C.MONTAGNA
(L.S.) K.OTCHIAI
(L.S.) B.MORPHOFF
(L.S.) STANCIOFF
(L.S.) E.K.VÉNISÉLOS
(L.S.) D.CACLAMANOS
(L.S.) Const. DIAMANDY
(L.S.) Const. CONTZESCO
(L.S.) M.ISMET
(L.S.) Dr.RIZA NUR
(L.S.) HASAN
III. TRAKYA SINIRINA ILISKIN
SÖZLESME
24 TEMMUZ 1923 TARIHINDE IMZALANMISTIR.
—————–
INGILIZ IMPARATORLUGU, FRANSA, ITALYA, JAPONYA, BULGARISTAN, YUNANISTAN, ROMANYA, SIRP-HIRVAT-SLOVEN DEVLETI VE TÜRKIYE, Trakya sınırları üzerinde Barışın korunması kaygısıyla,
Ve bugün imzalanan Barış Andlaşmasının 24 ncü Maddesinde öngörüldügü gibi, bu amaçla birtakım özel tedbirlerin karşılıklı olarak alınmasını gerekli sayarak,
Bu konuda bir Sözlesme yapmayı kararlastırmıslar ve asagıda yazılı Tamyetkili Temsilcilerini atamıslardır:
MAJESTE BÜYÜK-BRITANYA VE IRLANDA BIRLESIK-KRALLIGI VE DENIZLER ÖTESI INGILIZ ÜLKELERI KRALI, HINDISTAN IMPARATORU:
Çok Sayın Sir Horace George Montagu RUMBOLD, Baronet, G.C.M.G., Istanbul’da Yüksek-Komiser;
FRANSA CUMHURBASKANI:
Korgeneral Sayın Maurice PELLÉ, Fransa Büyükelçisi, Cumhuriyet’in Dogu’da Yüksek-Komiseri, Légion d’Honneur ulusal Nisanının Grand Officier rütbesi:
MAJESTE ITALYA KRALI:
Sayın Marki Gamille GARRONI, Krallık Senatörü, Italya Büyükelçisi, Istanbul’da Yüksek-Komiser, Saints Maurice et Lazare Nisanlarıyla Couronne d’Italie Nisanının Grand-Croix rütbesi;
M.Jules César MONTAGNA, Atina’da Olaganüstü Temsilci ve Tamyetkili Ortaelçi, Saints Maurice et Lazare Nisanlarının Commandeur rütbesi, Couronne d’Italie Nisanının Grand Officier rütbesi:
MAJESTE JAPONYA IMPARATORU:
M.Kentaro OTCHIAI, Jusammi, Soleil Levant Nisanının Birinci Sınıf rütbesi, Roma’da Olaganüstü ve Tamyetkili Büyükelçi;
MAJESTE BULGARLAR KRALI:
M.Bogdan MARPHOFF, Demiryolları, Posta ve Telgraf Isleri eski Bakanı;
M.Dimitri STANCIOFF, Hukuk Doktoru, Londra’da Olaganüstü Temsilci ve Tamyetkili Ortaelçi, Saint-Alexandre Nisanının Grand-Croix rütbesi;
MAJESTE YUNANLILAR KRALI:
M.Eleftherios K.VENISELOS, eski Basbakan, Sauveur Nisanının Grand-Croix rütbesi;
M. Démètre CACLAMANOS, Londra’da Tamyetkili Ortaelçi, Sauveur Nisanının Commandeur rütbesi;
MAJESTE ROMANYA KRALI:
M.Constantin I.DIAMANDY, Tamyetkili Ortaelçi;
M.Constantin CONTZESCO, Tamyetkili Ortaelçi;
MAJESTE SIRPLAR, HIRVATLAR VE SLOVENLER KRALI:
M.Dr.Miloutine YOVANOVITCH, Bern’de Olaganüstü Temsilci ve Tamyetkili Ortaelçi;
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ HÜKÜMETİ:
İSMET Paşa, Dışişleri Bakanı, Edirne Milletvekili;
Dr.RIZA NUR Bey, Sağlık İşleri ve Sosyal Yardım Bakanı, Sinop Milletvekili;
HASAN Bey, eski Bakan, Trabzon Milletvekili.
TEMSILCILER, yetki belgelerini gösterdikten ve bu belgeler usulüne uygun ve geçerli kabul edildikten sonra, asagıdaki hükümler üzerinde anlasmaya varmıslardır:
MADDE 1
Ege Denizi’nden Karadeniz’e kadar, Türkiye’yi Bulgaristan ve Yunanistan’dan ayıran sınırların her iki yanındaki topraklar, asagıdaki sınırlar içinde ve yaklasık olarak otuz kilometre genisliginde olmak üzere, askerlikten arındırılacaktır (Ekli haritaya bakılması).
1. Türk ülkesinde, Ege Denizi’nden Karadeniz’e kadar:
Bugünkü tarihle imza edilen Barış Andlaşmasının 2 nci Maddesinin 1 nci ve 2 nci paragraflarında tanımlanan, Türkiye’nin Yunanistan ve Bulgaristan ile olan sınırına oldukça kosut [paralel] bir çizgi. Bu çizgi, Kırk-Kilise bölgesinde, Kırk-Kilise kasabasını ve bu kasabanın merkezinden 5 kilometre yarıçapında bir çevreyi askerlikten arındırılmıs bölge dısında bırakmak sartıyla, bu sınırdan en az 30 kılometre uzaklıkta çızılecektır. Bu çızgı, Ege Denızı’nde ıbrıce Burnu’ndan (Cap ıbrıje-Burnu) baslayarak Karadeniz’de Serbes Burnu’nda (Cap Serbes-Burnu) sone erecektir.
2. Yunan ülkesinde, Ege Denizi’nden Yunan-Bulgar sınırına kadar:
Makri Burnu’nun (Cap Makri) ucundan (Makri kasabası dısarıda kalmak üzere) baslayarak, Kuzeye dogru Tahtalı’ya kadar Meriç’in akım yoluna oldukça kosut bir dogrultuda gittikten sonra, Meherkoz’un Dogusundan geçerek Küçük Derbend’in yaklasık onbeş kilometre Batısında, Yunan-Bulgar sınırında saptanacak bir noktaya ulasan çizgi.
3. Bulgar ülkesinde, Yunan-Bulgar sınırından Karadeniz’e kadar:
Yukarıda tanımlanan noktadan baslayarak, Edirne yolunu Papas-Köy’ün beş kilometre Batısında Kosü-Kavak’da (Kossukavak) kestikten sonra, Yunan Bulgar sınırıyla Türk-Bulgar sınırından en az 30 kilometre uzaklıktan geçerek ve yalnız Harmanlı bölgesinde Harmanli Kasabasını ve bu kasabanın merkezinden beş kilometre yarıçapında bir çevreyi askerlikten arındırılmıs bölgenin dısında bırakmak sartıyla, Karadeniz’de Anberler’in Kuzey-Batısında bulunan körfezin en içerlek bir noktasinda sona erecek çizgi.
MADDE 2
İşbu Sözlesmenin yürürlüge girişinden baslayarak onbeş gün içinde kurulacak bir sınırlandırma Komisyonu, 1 nci Maddede tanimlanan sınırı toprak [arazi] üzerinde saptamak ve çizmekle görevlendirilecektir. Bu Komisyon, Fransa Ingiliz Imparatorlugu, Italya, Bulgaristan, Yunanistan ve Türkiye’nin -her Devletten birer temsilci olmak sartiyla- atayacaklari temsilcilerden kurulacaktir. Bulgar, Yunan ve Türk ülkelerinde kendilerine düsen islemlere katilacaklardir; bununla birlikte, bu islemlerin sonucu olarak ortaya çikacak çalismanin tümü, Komisyonun genel oturumunda karara baglanacak ve tutanaga geçirilecektir.
MADDE 3
Birinci Maddede tanimlanan bölgelerin askerlikten arindirilmasi, asagidaki hükümler uyarinca yapilacak ve bu hükümlere bagli kalacaktir:
1. Bu bölge içinde simdi varolan gerek sürekli tahkimat, gerekse sahra tahkimati niteligindeki bütün tesisler, ülkesinde bulunduklari Devletçe silahtan arindirilacak ve sökülecektir. Söz konusu bölgede bu çesit hiç bir yeni tesis yapilmayacak, hiç bir silah deposu kurulmayacaktir; kara, deniz ve hava kuvvetlerine iliskin olarak, saldiri ya da savunma amacina yönelmis, baska hiç bir tesis de kurulmayacaktir.
2. Jandarma, polis, gümrük memurlari, sınır bekçileri gibi, iç düzeni saglamak ve sınırlari göz altinda tutmak için gerekli özel unsurlar disinda silahli hiç bir kuvvet ne konaklayabilecek ne de dolasabilecektir.
Hiç bir hava gücü bulunmamasi zorunlu olan bu özel unsurlarin mevcudu asagidaki sayilari asmayacaktir:
a) Türk ülkesinin askerlikten arindirilmis bölgesinde toplam olarak 5.000 kisi;
b) Yunan ülkesinin askerlikten arindirilmis bölgesinde toplam olarak 2.500 kisi;
c) Bulgar ülkesinin askerlikten arindirilmis bölgesinde toplam olarak 2.500 kisi.
Bunlarin silahlari -her çesit top yasak olmak üzere- yalniz rövolver, kiliç ve tüfekle, her 100 kisi basina 4 makineli tüfek olacaktir.
Bu hükümler, 27 Kasim 1919 tarihli Neuilly Andlaşması uyarinca Bulgaristan’a düsen yükümlere halel getirmeyecektir.
3. Askerlikten arindirilmis bölge üzerinde -bayragi ne olursa olsun- kara ya da deniz askeri uçaklarinin uçmalari yasaktir.
MADDE 4
İşbu Sözlesmede ülkesi söz konusu edilen sınırdas Devletlerden birinin, işbu hükümlere uyulmasi konusunda öne sürecegi herhangi bir istemi olursa, bu Devlet, istemini Milletler Cemiyeti Meclisine bildirecektir.
MADDE 5
İŞBU SÖZLESME onaylanacaktir.
Onaylama belgeleri en kisa süre içinde Paris’de sunulacaktir.
İşbu Sözlesme, Bulgaristan, Yunanistan ve Türkiye’ce onaylanir onaylanmaz yürürlüge girecektir. Özel bir tutanakta bu onamalar belirtilecektir. İşbu Sözlesmeyi bu anda henüz onaylamamis olan öteki Devletler bakimindan, bu Devletler onama belgelerini sundukça, Sözlesme yürürlüge girecektir; Fransa Cumhuriyeti Hükümeti, bu Devletlerin onama belgelerini sunduklarini, öteki Bagitli Devletlere bildirecektir.
Japon Hükümeti, onamanin yapilmis oldugunu Paris’deki diplomatik temsilcisi araciligiyla Fransa Cumhuriyeti Hükümetine bildirmege yetkili olacak ve, bu durumda, Japon Hükümeti onama belgesini mümkün olan en kisa süre içinde gönderecektir.
BU HÜKÜMLERE OLAN INANÇLA, yukarıda adlari belirtilen Tamyetkili Temsilciler, işbu Sözlesmeyi imzalamislardir.
LAUSANNE’da, 24 Temmuz 1924 tarihinde, yalniz bir nusha olarak düzenlenmistir; bu nusha Fransa Cumhuriyeti Hükümetinin Arsivlerine konulacak ve bu Hükümet, imzaci Devletlerden her birine, bunun, dogrulugu onaylanmis birer örnegini verecektir.
(L.S.) Horace RUMBOLD
(L.S.) PELLÉ
(L.S.) GARRONI
(L.S.) G.C.MONTAGNA
(L.S.) K.OTCHIAI
(L.S.) B.MORPHOFF
(L.S.) STANCIOFF
(L.S.) E.K. VÉNISÉLOS
(L.S.) D.CACLAMANOS
(L.S.) Const. DIAMANDY
(L.S.) Const. CONTZESCO
(L.S.) M. ISMET
(L.S.) Dr.RIZA NUR
(L.S.) HASAN
IV. YERLESMEYE VE YARGI YETKISINE ILISKIN SÖZLESME 24 TEMMUZ 1923 TARIHINDE IMZALANMISTIR.
—————-
Bir yandan,
INGILIZ IMPARATORLUGU, FRANSA, ITALYA, JAPONYA, YUNANISTAN, ROMANYA, SIRP-HIRVAT-SLOVEN DEVLETI
Ve öte yandan,
TÜRKIYE,
Türkiye’de öteki Bagitli Devletler uyruklarınin yerlesme [ikamet, établissement] sartlariyla, bu Devletlerin ülkelerinde Türk uyruklarınin yerlesme sartlarini ve yargi yetkisine (compétence judiciaire) iliskin birtakim sorunlari çagdas Devletler hukuku (droit des gens moderne) uyarinca düzenlemek isteyerek,
Bu amaçla bir Sözlesme yapmagi kararlastirmislar ve adlari asagida yazili Tamyetkili Temsilcilerini atamislardir:
MAJESTE BÜYÜK-BRITANYA VE IRLANDA BIRLESIK-KRALLIGI VE DENIZLER ÖTESI INGILIZ ÜLKELERI KRALI, HINDISTAN IMPARATORU:
Çok Sayin Sir Horace George Montagu RUMBOLD, Baronet, G.C.M.G., Istanbul’da Yüksek-Komiser;
FRANSA CUMHURBASKANI:
Korgeneral Sayin Maurice PELLÉ, Fransa Büyükelçisi, Cumhuriyet’in Dogu’da Yüksek-Komiseri, Légion d’Honneur ulusal Nisaninin Grand Officier rütbesi;
MAJESTE ITALYA KRALI:
Sayin Marki Camille GARRONI, Krallik Senatörü, Italya Büyükelçisi, Istanbul’da Yüksek-Komiser, Saints Maurice et Lazare Nisanlariyla Couronne d’Italie Nisaninin Grand-Croix rütbesi;
M.Jules César MONTAGNA, Atina’da Olaganüstü Temsilci ve Tamyetkili Ortaelçi, Saints Maurice et Lazare Nisanlarinin Commandeur rütbesi, Couronne d’Italie Nisaninin Grand Officier rütbesi;
MAJESTE JAPONYA IMPARATORU:
M.Kentaro OTCHIAI, Jusammi, Soleil Levant Nisaninin Birinci Sinif rütbesi, Roma’da Olaganüstü ve Tamyetkili Büyükelçi;
MAJESTE YUNANLILAR KRALI:
M.Eleftherios K.VENISELOS, eski Basbakan, Sauveur Nisaninin Grand-Croix rütbesi;
M.Démètre CACLAMANOS, Londra’da Tamyetkili Ortaelçi, Sauveur Nisaninin Commandeur rütbesi;
MAJESTE ROMANYA KRALI:
M.Constantin I. DIAMANDY, Tamyetkili Ortaelçi;
M.Constantin CONTZESCO, Tamyetkili Ortaelçi;
MAJESTE SIRPLAR, HIRVATLAR VE SLOVENLER KRALI:
M.Dr.Miloutine YOVANOVITCH, Bern’de Olaganüstü Temsilci ve Tamyetkili Ortaelçi;
TÜRKIYE BÜYÜK MILLET MECLISI HÜKÜMETI:
ISMET Pasa, Disisleri Bakani, Edirne Milletvekili;
Dr.RIZA NUR Bey, Saglik Isleri ve Sosyal Yardim Bakani, Sinop Milletvekili;
HASAN Bey, eski Bakan, Trabzon Milletvekili.
TEMSILCILER, yetki belgelerini gösterdikten ve bu belgeler usulüne uygun ve geçerli kabul edildikten sonra, asagidaki hükümler üzerinde anlasmaya varmislardir:
BÖLÜM I
YERLESME SARTLARI
————–
MADDE 1
İşbu Bölümdeki hükümlerden her birinin Türkiye’de öteki Bagitli Devletlerin uyruklarına ve ortaklıklarına [sirketlerine] uygulanmasi, işbu Devletlerin ülkelerinde Türk uyruklarına ve ortaklıklarına tam bir karşılıkli islem [mütekabiliyet, réciprocité] uygulanmasi sartina baglidir.
Bu Devletlerden biri, kanunlari yüzünden ya da baska bir nedenle, söz konusu hükümlerden herhangi biri için karşılıkli islemde bulunmayi reddedecek olursa, bu Devletin uyrukları ve ortaklıkları da Türkiye’de ayni hükümden yararlanamayacaklardir.
İşbu Maddenin uygulanmasinda, dominion’lar, sömürgeler ve Bagitli Devletlerin korumasi altina konmus ülkeler, tek tek, bagitli ülkeler (pays contractants) gibi sayilacaktir.
KESIM I
GIRIS VE OTURMA
—————–
MADDE 2
Türkiye ülkesinde, öteki Bagitli Devletlerin uyrukları, kisileri ve mallari bakimindan, ortak Devletler hukuku (droit international commun) uyarinca kabul ve islem göreceklerdir. Söz konusu uyruklar, kisileri, mallari, haklari ve çikarlari bakimindan, Türkiye’de, ülke kanunlarinin ve makamlarinin en tam ve sürekli korumasindan yararlanacaklardir. Göç konusundaki hükümlere halel gelmeksizin, bu uyruklar, Türkiye’ye giris ve orada yerlesme bakimindan tam bir özgürlük [serbestlik] içinde olacaklar ve böylece, ülkede yürürlükte olan kanunlara ve yönetmeliklere [tüzüklere] uygun davranmak sartiyla, Türkiye’ye gidip-gelebilecekler ve orada oturabileceklerdir.
MADDE 3
Türkiye’de, öteki Bagitli Devletler uyruklarınin, ülke kanunlarina ve yönetmeliklerine [tüzüklerine] uygun davranmak sartiyla, her çesit tasınır ya da tasinmaz mal edinmege, bunlari mülkiyetlerinde tutmaga ya da baskasina geçirmege haklari olacaktir; özellikle, bu mallari satis, degis-tokus, bagis, vasiyet ya da baska herhangi bir biçimde kullanabilecekleri gibi, bu mallari yasa uyarinca miras, bagis ya da vasiyet yoluyla da edinebileceklerdir.
MADDE 4
Türkiye’de, öteki Devletler uyruklarınin, ve buna karşılık da, bu Devletlerin ülkelerinde Türk uyruklarınin çesitli ticaret, meslek ya da endüstri kollarinda çalismalari, işbu Sözlesmenin yürürlüge giris tarihinden baslayarak oniki ay içinde, Türkiye ile söz konusu Devletler arasında yapilacak özel sözlesmelere konu olacaktir.
Surasi kararlastirilmistir ki, söz konusu sözlesmelerin yapilmasina kadar, 1 Ocak 1923 tarihindeki statu quo sakli tutulacak ve sözü edilen oniki aylik sürenin sone erisinde sözlesme yapilamazsa, bireylerin [özel kisilerin] 1 Ocak 1923 tarihindeki kazanilmis [muktesep] haklarina saygi göstermek sartiyla, Bagitli Devletlerden her biri davranis özgürlügünü yeniden elde edecektir.
MADDE 5
Tasima ortaklıklarıyla [nakliye sirketleriyle] sigorta ortaklıklarıni da kapsamak üzere, Bagitli Devletlerden birinin ülkesinde geregi gibi kurulmus bulunan ortaklıklar, Türkiye’de de taninacaklardir.
Bunlar, kuruluslari, hukuk açisindan yetenekleri ve mahkemelerde taraf olmalari [dava haklari] konularinda, kendi ulusal kanunlarina göre islem göreceklerdir.
Bu ortaklıklar, Türkiye ülkesinde yerlesebilecekler ve kurulduklari ülke uyruklarınin girisebilecekleri ve söz konusu ülkede ulusal ortaklıklara yasaklanmamis her çesit ticaret ya da endüstri islerini yapabileceklerdir. Bu ortaklıklar, Türkiye’de islerini, kamu düzenine iliskin hükümlere uygun davranmak sartiyla, serbestçe yürütebilecekler ve bu bakimdan benzer her ulusal ortaklıkla ayni haklardan yararlanacaklardir.
Söz konusu ortaklıkların, ülke kanunlarina ve yönetmeliklerine [tüzüklerine] uygun davranmak sartiyla, her çesit tasınır mal edinmege, bunlari mülkiyetlerinde tutmaga ya da baskalarina geçirmege haklari olacaktir; ortakligin isleyebilmesi için gereken tasinmaz mallar bakimindan ayni hüküm uygulanacaktir; ancak, tasinmaz mal edinimi ortakligin kurulus amaci olmamak gerekir.
MADDE 6
Türkiye’de, öteki Bagitli Devletlerin uyrukları, askerlik hizmetine iliskin kanunlara bagli olmayacaklardir. Söz konusu uyruklar, askerlik hizmeti yerine sayilacak her türlü hizmetten, her çesit yükümden ya da mali yükümden (vergiden) bagisik olacaklardir.
Kamu yararina oldugu yasalara uygun olarak kabul edilmis bir nedene dayanmadikça ve bu durumda da kendilerine adaletli ve önceden [pesin] ödenecek bir zarar-giderim [tazminat] verilmedikçe, söz konusu uyrukların mallari kamulastirilamayacak ya da bu uyruklar mallarindan yararlanma haklarindan, geçici bile olsa, yoksun biraktirilmayacaklardir. Önceden ilan edilmedikçe, hiç bir kamulastirma yapilmayacaktir.
MADDE 7
Türkiye, gerek kanuna dayanan bir mahkeme karari, gerek ahlak, saglik ve dilencilik kolluguna [zabitasina] iliskin kanunlar ve yönetmelikler [tüzükler] uyarinca, gerekse Devletin iç ve dis güvenligiyle ilgili nedenlerle, öteki Bagitli Devletlerin uyruklarıni, her birine teker teker uygulanacak tedbirlerle, yurtdisi etme hakkıni sakli tutar; öteki Bagitli Devletler, bunlari ve ailelerini her zaman geri almagi yükümlenirler.
Yurtdisi etme [tard ve teb’it, expulsion] saglik ve insanlik kurallarina uygun olarak yapilacaktir.
KESIM 2
VERGILERE ILISKIN HÜKÜMLER
—————–
MADDE 8
Türk ülkesinde oturmak ve yerlesmek bakimindan oldugu kadar, öteki Bagitli Devletlerin uyruklarına, 4 ncü Maddede belirtilen sartlar uyarinca, Türkiye’de izin verilen her çesit ticaret, meslek, endüstri ve isletme, ya da ne nitelikte olursa olsun, herhangi bir is yapabilmeleri için, söz konusu uyruklara, niteligi ve adi ne olursa olsun, Türk uyruklarına uygulananlardan baska ya da daha agir hiç bir vergi, resim ya da mali yüküm uygulanmayacaktir.
Söz konusu Devletlerin uyruklarından, yurt disinda yerlesmis olup da, Türk ülkesinden geçisleri sirasinda herhangi bir is tutacak olanlara, ayni nitelikte ve ayni önemde bir is yapan Türk uyruklarıyla, Türkiye’de yerlesmis yabancilarin, ülkede uygulanmakta olan hükümler uyarinca, bagli olduklari vergi, resim ve mali yükümlerden -niteligi ve adi ne olursa olsun- baskasi ya da daha agiri uygulanmayacaktir.
Söz konusu Devletler uyruklarınin Türk ülkesindeki mallari, haklari ve çikarlari, bunlarin edinimi elde bulundurulmasi ya da bunlardan yararlanma bakimindan oldugu kadar, bunlari baskasina birakma, bunlarin degis-tokusu ya da miras yoluyla baskasina geçirilmesi bakimindan da, Türk uyruklarınin mallarina, haklarina ve çikarlarina uygulananlardan baska ya da daha agir, hiç bir mali yüküm, resim, dolayli ya da dogrudan bir vergi uygulanmayacaktir.
MADDE 9
Tasima )transport) ortaklıklarıyla sigorta ortaklıklarıni da kapsamak üzere, öteki Bagitli Devletlerden birinin kanunu uyarinca kurulmus ve işbu Sözlesmenin 5 nci Maddesi uyarinca Türkiye’de yerlesmis ya da orada is yapan ticaret, endüstri ve maliye ortaklıklarına, Türk kanununa göre, Türkiye’de kurulmus ayni nitelikteki ortaklıklara uygulananlardan baska ya da daha agir -ne nitelikte ya da nasil bir adla olursa olsun- hiç bir vergi, resim ya da mali yüküm uygulanmayacaktir.
Söz konusu ülkelerin firmalarina ya da ortaklıklarınin, 5 nci Maddede öngörülen sartlar içinde, Türkiye’de yerlesmis bulunan ya da Türkiye’de is yapan kollarina, subelerine, ajanslarina [acentalarina] ya da baska temsilciliklerine de ayni hükümler uygulanacaktir; surasi kararlastirilmistir ki, işbu firmalarin ve ortaklıkların yönetim merkezleri Türkiye disinda bulunmaktaysa, söz konusu kollar, subeler, ajanslar ya da baska temsilcilikler ancak Türkiye’de yatirilmis gerçek sermayeleri üzerinden, ya da, vergi uygulanacak sermaye açiklanamaz ya da denetlenemez ise, bu sermayeyi kestirmege yarayabilecek olan gerçek kazanç ve gelirler üzerinden vergiye baglanacaklardir.
MADDE 10
Türk Hükümeti, niteligi ve adi ne olursa olsun, vergi bagisikliklari koyacak olursa, bu bagisikliklar Türk uyruklarına ve Türk kanunlari uyarinca kurulmus ortaklıklara oldugu kadar, öteki Bagitli Devletlerin Türkiye’de yerlesmis uyruklarına ya da ortaklıklarına da uygulanacaktir.
Bu hüküm, Devletçe kurulmus kurumlara ya da bir kamu hizmeti ayricaligi sahiplerine taninan vergi bagisiklarindan yararlanmak istemek üzere, öne sürülemeyecektir.
MADDE 11
8 nci Maddeden 10 Maddeye kadar olan Maddelerde öngörülen bütün konularda, Türkiye’de, öteki bagitli Devletlerin uyruklarına, il yönetimlerince ya da yerel yönetimlerce yükletilebilecek mali yükümler, resimler ve vergiler, Türk uyruklarına uygulananlardan baska ya da daha agir olmayacaktir.
MADDE 12
Türkiye’de yerlesmis ya da Türkiye’de is yapan öteki bagitli Devletlerin uyruklarına ya da bunlarin Türk ülkesindeki mallarina, haklarina ve çikarlarina ve söz konusu Devletlerden birinin kanunu uyarinca kurulmus olup da Türkiye’de yerlesmis bulunan ya da Türkiye’de is yapan ortaklıklara, bunlarin kollarina, subelerine ya da ajanslarina, savas durumunda bile, hiç bir zorunlu borçlanma (emprunt forcé) ya da olaganüstü varlik [servet] vergileri (prélevement exceptionnel sur la fortune) yükletilmeyecektir.
MADDE 13
Kapitülasyonlara son verilmis oldugu için, Türkiye, yabanci Devletlerin uyruklarına, kendi uyruklarına sagladigindan daha elverisli bir islemde bulunmayacak ve yukarıdaki hükümlerde öngörülen konular bakimindan, kendi uyruklarıyla öteki bagitli Devletlerin uyruklarına esit islemde bulunma ilkesini uygulayacaktir.
BÖLÜM II
YARGI YETKISI
————
MADDE 14
Türkiye’de, öteki bagitli Devletlerin uyrukları, ve buna karşılık, söz konusu Devletlerin ülkelerinde Türk uyrukları, 18 nci Madde hükümleri sakli kalmak sartiyla, ülke mahkemelerine, ülke uyruklarıyla her bakimdan ayni sartlar altinda, serbestçe basvurabilecekler, davaci ya da davali olabileceklerdir.
MADDE 15
16 nci Madde hükmü sakli kalmak sartiyla, Türkiye ile öteki bagitli Devletler arasındaki iliskilerde, her konuda, yargi yetkisine iliskin sorunlar, Devletler hukuku (droit international) ilkeleri uyarinca çözüme baglanacaktir.